Kale Mescidi
14. yüzyılda kentin ‘Yukarı Kale’si Kadifekale’nin Türkler tarafından ele geçirilmesiyle mescit inşa edilmiştir. Evliya Çelebi’nin kaydettiği ancak günümüze ulaşmayan kitabesine göre mescit, 1308/1309 yılında kale kadısı Hacı İlyas ibn Ahmed tarafından yaptırılmıştır. Bu bilgiye göre cami, varlığı Aydınoğulları’nın İzmir’in fethinin ilk yıllarına uzanan, kentteki belki de en eski Türk-İslam yapısıdır.
Evliya Çelebi, Aşağı Kale (Liman Kalesi) alındıktan sonra halkın o tarafa göç ettiğini, caminin cemaatinin ise kale görevlilerinden ibaret kaldığını belirtmiştir. Bir süre sonra hiç kullanılmayan caminin kalıntıları, yabancı seyyahlar tarafından bir şapel/kilise kalıntısı zannedilmiş, hatta St. Polycarp ile ilişkilendirilmiştir. Ancak son yıllarda yapılan kazı çalışmaları, yapının tipik bir İslami ibadet yeri olduğunu göstermiştir.
Günümüzde yerinde sadece kalıntıları görülen mescidin hemen doğu bitişiğinde bulunan tonoz üst örtülü kalıntının bir sarnıç olduğu; sarnıcın mescidin inşasından sonrasındaki bir tarihte cemaatin veya kale sakinlerinin su ihtiyacı için mescide eklemlendirildiği düşünülmektedir.